Bildiniz gibi İstanbul Amatör ligleri U11 Ligi'nden başlayarak Süper Amatör Lig'e kadar 11 farklı kategoride oynanıyor. Bir futbol sezonunda toplam 11 kategoride Klasman grubu ve İstanbul şampiyonaları dahil toplam 25.000-30.000 civarında maç oynatılıyor. Buna yeni başlayan kız futbol liglerini de katarsak bu sayı daha da yükselecek.
Stat yetmiyor
Futbol sezonunun Ağustos başlayıp Haziran ayında bittiğini düşündüğümüzde 10 ayda ay başına ortalama olarak 3000 civarında maç düştüğünü görüyoruz. Haftalık olarak ise yaklaşık 750 maç oynanıyor. İstanbul'da hali hazırda 100-120 civarında statta maç oynandığını biliyoruz. Bu da stat başı haftalık 6-7 maç oynatmak anlamına geliyor.Bunun da pek mümkün olmadığını bir kaç sezondur net bir şekilde görüyoruz.
İstanbul'da hafta sonu oynatılabilecek maksimum maç sayısı yaklaşık 500-600 civarında. Yaklaşık 150 kadar maç hafta içi oynatılmak zorunda. Özellikle futbol sezonunun eğitim öğretim döneminde oynatıldığını bildiğimize göre kulüplerimizin alt yapı takımları oyuncularının tamamı öğrenci olduğu için okullardan izin alınması,futbolcu kardeşlerimizin izin alındığı o günkü derslerden de sorumlu olduğu, yapılan sınavlarda derse katılamadıkları o günkü konuyla alakalı sorularda başarısız oldukları hepimizin malumu. Bu konudan hareketle bu yazı dizisinde çeşitli konularla alakalı görüş ve önerilerimi paylaşmak için bu yazı dizisini yazmaya karar verdim.Öncelikle sizlerinde yorum ve görüşlerinizi beklediğimi belirterek ilk yazıma başlıyorum.
14 oyuncu ile lige katılan takımlar var
Bilindiği gibi U 11 ve u 12 ligleri İstanbul amatör liglerinin oynatıldığı en küçük kategoriler. Bu liglerde toplam 450 civarında kulübümüz lige katılmak için katılım başvuru belgesi vermek suretiyle lige katılma müracaatı yapıyor.Bazı kulüplerimiz bir kategoride katılmak isterken bazı kulüplerimiz ise iki kategoriye birden katılıyor. İşte problem de tam burada başlıyor.Lige katılım için müracaat eden kulüpler genellikle 13-14 oyuncuyla takımlarını kurdukları için ligin başında yada bir kaç hafta geçtikten sonra ligden çekilmek zorunda kalıyorlar. Çünkü özellikle eğitim öğretim sezonu devam ederken ailelerinde etkisiyle bir çok oyuncu kulüplerini bırakmak zorunda kalıyor.Bunun sonucunda oyuncu sıkıntısı yaşayan çok sayıda kulüp ligden çekiliyor.
Takımlardan liste istensin
Bazı gruplarda haftada 4 maç oynanması gerekirken sadece 1 maç oynanabiliyor. Benim Federasyona önerim u 17,-u 19 ve A takım seviyesi hariç tüm alt yapı kategorilerinde 11-12 beraber, u13-14 beraber, u15-16 beraber oynatılması, Lige katılmak isteyen takımlardan her kategoride 18-20 kişilik futbolcu listesi alınması, liste veremeyen kulüplerin lige katılımının sağlanmaması, ligden çekilmeler dolayısıyla lig dengelerinin , futbol atmosferinin bozulmaması ve yapılacak transferler yada çıkarılacak yeni lisans durumuna göre devre arasında ek liste verilerek o oyuncuların sezonun ikinci yarı maçlarında oynatılması.
Kategoriler birleşsin
Bu sistem sayesinde hali hazırda 9 olan alt yapı ligleri 5 kategoriye inecek. Haftalık maç adedi 750'lerden 450-500'lere inecek. Tüm maçlar hafta sonu oynanacağı için hafta içi çok zorunlu kalmadıkça ve kulüplerin onayı alınmadıkça maç oynatılmayacak. Futbolcu kardeşlerimiz okullarına devam edecekleri için eğitim ve öğretim hayatında geride kalmayacaklar. Benim görüşüm alternatif olması noktasında. Tabi ki karar verecek mercii Futbol Federasyonu.
YAZI: ÜMİT YILMAZ

10 yorum:
dünyada gördüğüm en kötü öneriler bu kadar saçmasını da ilk defa gördüm.spor evrenseldir küçültülemez.
en büyük sorun saha ise her ilçenin uzak kırsal kesimlerine yan yana 8 saha yaparsın mevcut olan sahalarıda yenilersin bu saha sorununu ortadan kaldırırsın.
diğer sorunda ligden çekiken takımların yönetimlerini düşürürsün ceza verirsin bir daha yönetici olmazlar diye sorun ortadan kalkar.
elit amatör ligi yaparsın maç programlarını en az 8 ay yaparsın isteyen katılır her yaş çocukda kaliteli takımlarla müsabaka oynar diğer çocuklarda spor yapmış olur
çocukları birleştirmek Türk futbolu için katliam olur.
lütfen her önüne gelen yorum yapmasın yorum yapanın önünde akademik bir ünvan olsun.herkes işini yapsın.saygılarımla
Selam.Sevgili Murat Yılmaz yorumunu okudum.Teşekkür ediyorum.Fikirlerini söylemişsin ama bence haddini aşmışsın.Öncelikle akademik kariyer demişsin.Senin akademik kariyerin nedir söylermisin? Yorumundan profesör olduğun anlaşılıyor. 2.olarak yan yana 8 sahadan bahsetmişsin.Hangi belediye yan yana 8 saha yapar Murat Yılmaz.Yan yana 8 saha örneği gösterirmisin? Ayrıca spor evrenseldir demişsin.Spor evrensellikten ziyade önce rakibine sonra kendine saygı göstermektir.Ligden çekilmek; bu mu evrensellik Murat Yılmaz.Yöneticiye ceza verin demişsin de kulüpleri iyi kötü idare eden bir kaç tane yönetici var onları da küstürürsen bu kulüplere kim sahip çıkacak Murat Yılmaz. Ayrıca üslubun hiçte saygı çerçevesinde değil.Bu yıl kaç tane alt yapı maçı izledin yazar mısın?Senin okula giden çocuğun var mı? 6-7 hafta okula gitmese tepkin ne olur?Murat Yılmaz ikimizde konuk yazar olarak birer yazı yazdık.İyi ya da kötü fikirlerimiz var.Sana göre saçma olabilir ama başkaları doğru bulabilir.Sana tavsiyem insanları eleştirirken aşağılama.Bu yazıyı yazıp senin seviyene inmek istemezdim ama kendimi buna mecbur hissettim.EFKAN BUCAK başta olmak üzere tüm Yerel Futbol ailesinden özür diliyorum.Saygılarımla.
Lütfen yayınlayın.Rica ediyorum.
abi saygısızlık yaptıysam özür dilerim ama herkes işini yapsın.Türkiyede en büyük sorun futbolu çok sevmemiz dolayısı ile herkesin bu iş hakkında bir fikri olması bırakalımda bu planlamaları akademisyenler yapsın.sistem çürümüş zaten ben bir akademisyen olarak kategorileri birleştirmenin ne kadar yanlış olduğunu biliyorum 1 yaş çocuklar arasında büyük bir uçurum.senelerce yemen ekşioğlu ve diğerleri Türk sporunu keyfine alet ettiler çocukları biçtirdiler. istesin 8 değil 18 saha bile yapılır yeterki koltukarından kalkıp gerekli yerlere proje versinler.yanlış anlama ama ben tekrar söylüyorum Türkiyede futbolda çocuk gelişimi akademisyen uzmanlara bırakılmalı.saygılarımı sunarım.
Kardesim tesekkur ederim.Bende senden ozur diliyorum uzduysem.Benim soylemek istedigim seninle ayni sey.Keske İstanbulda 300 tane saha olsa da 8 yasindan itibaren lig oynatilsa.Almanyada Hollandada İspanyada 8 yas ligi bile oynatiliyor.Bildigim kadariyla her mahallede en az bir saha var.Bizim de ulke olarak hedefimiz bu olmali.Bizim ulke olarak bir spor kulturumuz bile yok.Yanlislar en bastan basliyor anlayacagin.Keske bizler bir avuc sporsever bir araya gelsek bu konularla alakali panel tarzi bir sey duzenlesek olusacak fikirleri federasyona sunsak.Federasyonun temsilcilerini de davet etsek.Ama bunun icin elimizi tasin altina koymaliyiz.Bu konuda yerel futbol .com bize onculuk yapsa.Kardesim seninle belki kotu bir sekilde tanistik ama gercekten oturup sohbet etmek isterdim.Bence ortak olarak sunacagimiz gorus ve fikirler amator futbola katki saglayacaktir.En azindan futbolu yoneten kisilere koltuklarinda rahat olmadiklarini gunu geldiginde o koltuklara proje ve fikir uretecek baska insanlarinda talip olabilecegini hatirlatmis oluruz.Saygilarimla.
arkadaşlar boşuna niye yoruluyorsunuz amatör futbol Türkiye de maalesef futbolu seven ve biraz bir şeyler çocuklara verebilir miyim diyen maalesef üzülerek diyorum ahmak yöneticilerdir hem zamanını hem sağlığını hemde parasını harcayan yöneticiler sonunda şununla karşılaşıyorlar biliyor musunuz biz hafta da kaç maç oynatıyoruz İstanbul da yaklaşık 800 maç evet bence böyle ama gelişim sıfır yıllar gelir geçer ama yine aynı tas aynı hamam bu sistem böyle oldukça bu sistemi Sayın Yemen başkandan başkası zor idare eder zaten şu anki sistemin adı idare eder sistemi sizler boşuna uğraşmayın demirören başkan gider Haluk başkan gelir yemen başkan devam eder ama amatör futbol sahalarda kavga gürültü devam eder sağlık olsun denir
Şöyle birşey olamaz mi ?
A-takım,U-19,-U-17 ve U-16 hariç geri kalan yaş gruplarına,yani U-15,-U-14,-U-13,-U-12 ve U-11 bunlarda 2 grubun bütün maçları hafta içi verilse,bu gruplara katılan kulübler de tesisi olanlar katılsınlar ve o ilçe de tesisi olmayan imknaı olmayan kulübler oyuncularını bu kulüblere yönlendirseler.
Bu hafta içi grublarına katılanlar ise mümkün olduğu kadar maçlar akşam saatlerine verilse cocukların okulları da engel olmayacak şekilde verilse daha güzel olur diye düşünmekteyim...
Yani herkes herkes katılmaısn biraz da kulüb tesis olarak durumu iyi olanlar bu liglere katılsınlar.
Bu şekilde hafta sonu 2 grubu cıkarırsak maçlarımız hem hafta içi oynamak istemeyenler oynamayacak ve biraz daha erken liglerimiz bittirilebilir...
Muhammed hoca
HAZNEDAR ÇETİNKAYA S.K.
Merhaba bende sizler gibi amatör sevdalısı bir insanım. Geçen seneden beri sakarya'da futbol yaşantımı sürdürüyorum hiç oradaki amatör maçlar ne zaman kaçta oynanır baktınız mı ? Ben ilk gittiğimde şok olmuştum maçlar 4ten sonra başlıyor bir kere ve saat 9'da bile maç oynandığı oluyor yaş kategorisi farketmeksizin he bunun doğruluğu tartışılır tabiki. Ama sabah 9'da oynamaktan iyi midir benim fikrim iyidir.
Burada da öyle bir program yapılabilir bence hemen her stadda ışıklandırma var sorun olmaz ama insanlar uğraşır mı o saatlere kadar bilinmez. Hem böyle sıkışıklık olmaz futbolcu dostlarımız daha rahat eder. Kendi şahsi fikrim biraz çevre şehirlere bakalım örnekler alalım öğrenmenin yaşı yoktur ama başımızdaki bu insanlar uğraşır mı orasını bilemeceğim...
dawkns_in arkadasi takipte;
üstad 25 senedir futbolu takip ediyorsun lakin bundan 10 sene önce bu iş senin dediğin gibi yapılıyordu zaten. A takım, a genç takım, b genç takım (14-16), yıldız takım (12-14) ve minik takım olarak 5 kategori vardı.
yanılmıyorsam 2006, 2007 yıllarında TFF, UEFA nın JIRA konvansiyonu adını verdiği bir birliğe üye olunca bu yaş kategorisi sistemi getirildi ki bu tüm avrupa ülkelerinde bu şekilde uygulanıyor. Hatta u-12, u-16 gibi ligler daha geç kuruldu. ve JIRA sadece kategorileri değil, antrenorluk eğitimlerini ve diplomalarını da düzenleyen ( pro lisans, uefa A,B, TFF c vs.) bir sistem.
Kategoriyi azaltıp yaş aralığını arttırdığın zaman oyuncunun sezon içinde oynadığı maç adedi düşüyor. 14 maçla yılı kapatan oyuncular oluyor maalesef.
yani senin dediğin, "biz bu işi beceremedik kardeşim, alın jira konvansiyonunuzu başınıza çalın" demek gibi bir şey.
şu an istanbul'un sorunu takım sayısının fazlalığı. aynı sokakta 4 tane kulüp kurarsan ne saha yeter ne hakem ne tesisi ne de topçu.
Selam.Sevgili Dawkinsin arkadaşı verdiğin bilgiler ve yorumun için teşekkür ediyorum.Jira konvansiyonunu bende biliyorum.Güzel bir proje ama bunu gerçek anlamda uygularsan tabi ki.1990lı yılları hatırlarmısın o yıllarda İstanbul amatör liginde kalite profesyonel liglerin bile üzerindeydi.Sadece bugünkü 1,amatör lig vardı.200 civarında takım vardı.Her yıl en az 20-30 futbolcu profesyonel liglere transfer olur neredeyse tamamı takımlarında banko 11 oynardı.Bugün gelinen noktada transfer yapan oyuncu sayısı 5 i geçmez.Jira konvansiyonunu Hollanda, Belçika gibi uygulayıp her yıl 20-30 oyucunu Avrupanın üst düzey liglerine ihraç edebilirsen bu sistemi uygula.Öyle lisans sayımız artsın diye herkese lisans verirsen,her önüne gelene kulüp kurdurursan U 19 milli takımın Portekizden 6 İspanyadan 5 yiyerek evine eli boş döner.Bazen futbol okullarının alt yapı antrenmanlarını izliyorum.Çocuğa lisans çıkarmışlar vurduğu top 15 metre öteye gitmiyor.Çocuğa soruyorum nerede oynuyorsun diye kulüp adını söylüyor maçına gidiyorum 2 metre yanındaki adama topu atamıyor.Öyle Jira Konvansiyonuna girmekle,haftada 800 maç oynatmakla,Rivaya 7 yıldızlı tesis yapmakla bu işler yoluna girmez.14 maç demişsinde önerim şu yap ligleri 5-6 grup her grupta 16 takım her takım 30 maç oynasın.O zaman oyun kalitesine bak.Kaliteli takımları lige al.FEDERASYON antrenörleri gelsin maçları izlesin.Bak bakalım o zaman takımlar maçlara nasıl asılıyor.Ama ben adım gibi biliyorum bu yorumda boşuna yazıldı.Federasyonda bulunan gerek yönetici gerek antrenör beyler sıcak koltuklarından kalkıp maçlara gelmezler.Onlar ancak şu projeyi yaptık şu projeji yapıyoruz diyerek yeniden aday olurlar.Ondan sonra Portekizden 6 İspanyadan 5 yer Kazakistanı 1-0 zor yener sonrada uçurumun dibinde yürümek zor dersin.Kardeşim daha yazacağım o kadar çok şey var ki keşke bu işe kafa yoran insanlar biraraya gelip bir şeyler yapabilsek.Şunu net olarak söyleyeyim.Bu sorunları herkes biliyor ama kimse rahatını bozmak istemiyor ondan sonra herkese lisans verip çocuklarımızı umutlandırarak gelecekleriyle oynuyorlar.Neyse canını daha fazla sıkmayayım.Kal sağlıcakla.Allaha emanet ol kardeşim.
Selam.Tabi ki Jira Konvansiyonunun en önemli amacı iyi antrenör ve eğiticiler yetiştirmek.Bunun da başarılı olması için öncelikle bu eğitimi veren kişilerin yeterli seviyede eğitim alması ve bu eğitimi layıkıyla kendilerinden sonra gelecek antrenör ve eğiticilere vermeleri gerekir.Bu eğitimi gereği gibi alan antrenörlerin çok daha başarılı ve yetenekli oyuncular çıkaracağından en ufak şüphem yok.Ama bu temel eğitimi hiç almamış yada yeteri kadar öğrenememiş ve uygulama yapmamış antrenörlerin maalesef Türk Futboluna neler verdiği ortada.Futbol liglerimizde Süper lig,PTT 1.lig,TFF 2,lig ve TFF 3.lig de aynı sezonda bir antrenörün 3-4 farklı takım çalıştırdığını düşündüğümüzde yeteri kadar kaliteli antrenör yetiştiremediğimiz ve bu sistemi uygulayamadığımızı görürüz.Ben hala hem antrenör hem de kategori anlamında eski sisteme dönülmesinden yanayım.Az ama kaliteli oyuncuya lisans verilmesi taraftarıyım.Çocuklarımızın yeteneklerine bakarak diğer spor dallarına yönlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum.Saygılarımla.
Yorum Gönder