Başlıktan da anlayacağınız gibi Türk futbolu ,Türk futbolunu yönettiğini zannedenler tarafından orta çağın o karanlık günlerine geri döndü. Bilimsel hiç verinin olmadığı masa başında iki üç kişinin aldığı keyfi kararlar ne yazık ki ülkemiz futbolunda kanun oldu.
Ya diyoruz bu saçma sapan utanç karası kural futbolun özünü boş ver insan haklarına aykırı. Bu kural 20 senedir var kaç oyunu yetiştirmiş. Avrupa'da kaç gencimiz oynuyor? Peki futbolda tavan yapmış Almanya'da, İspanya'da, İngiltere'de ya da dünyanın her hangi bir ülkesinde yaş sınırlaması var mı? Cevabı ben vereyim yok. Bu kural ne yazık ki sadece bizim ülkemizde var. Bu kural Türk futboluna ne katmış diyoruz? Siz hangi hakla insanların spor yapmasına engel koyuyorsunuz diyoruz cevap yok? Dayanakları şu, neymiş efendim, 'gençler oynasın’. Biz de gençler oynasın diyoruz ama böyle değil. Peki nasıl? Kural çok basit;
Her kulübe amatör ve 3 lig kulüplerine kendi altyapılarında oynamış 16-21 yaş arası en az 5 oyuncuyu esami listesine yazma zorunluluğu... Bu iş bu kadar basit. Biz de kontenjanları yaşlıları değil gençleri işaretleyelim. Bunu yaparsak ne olur?
- Her kulüp kendi altyapısına yatırım yapmak zorunda kalır.Her sene milyarca para harcayıp altyapısına 1 lira harcaman kulüpler gençlerin,çocukların eğitimine önem vermek zorunda bırakılır.
- Kulüpler altyapıda antrenörlerini gözden geçirmek zorunda kalır,futbolun asli unsuru olan gençlerimizi bakkal, kasap, manav değil bilinçli eğitimli antrenörler yetiştirir.
- Altyapıda yarışmacı zihniyet ortadan kalkar,tüm kulüpler A takımında oynayacak oyuncu yetiştirmeye başlar.
- Tesisi, altyapısı olmayan sadece küçük bir odadan ibaret 3. Lig kulüpleri bulunduğu ligde oynamakta zorlanır. Altyapısında oyuncu bulunmadığı için parayla futbolcu alsa da eseme listesi boş kalır. Ben çok gördüm senelerce 3 lig oynayan ama altyapısında toplasan 20 oyuncusu bulunmayan kulüpler. Aslında bu kuralın en acı yanı şu: Bir takımda oynuyorsunuz bölgesel lig takımı, takımınızı 3.Lig'e oynuyor ama bir bakmışsınız final maçı çıkarsanız seneye o takımda oynama şansınız çok az, çıkmasanız daha iyi... Çünkü 3.Ligde yaş 24'e düşüyor.
Ya da bir takım planlama yapıyor 4 tane 27 yaş üstü oyuncusu var süper Amatör'de şampiyon oluyor Bölgesel Lig'e çıkıyor ama 26 yaşında yani sınırda 5 oyuncusu olduğu için ertesi sene 9 oyuncu kontenjana giriyor. Hayda, ne yapılacak peki? 5'i gönderilecek. Yap boz tahtasına devam. Kısır döngü devam ediyor. Olan kime oluyor başarılı futbolcuya, antrenöre ve kulübe.
Türk futbolunu yönettiğini zanneden değerli abilerim arkadaşlarım. Vicdanınız varsa bu saçma kuralı kaldırın. Sizin asli göreviniz futbolu yaygınlaştırmak olmalı. Sizin yapacağınız gençler için iki tane önemli görev var.
Türk futbolunun iki sorunu var tesis ve eğitimci antrenör, yönetici...
1- Bakanlık ve belediyelerle toplantı yapılıp, kalabalık illerde ve ilçelerde sahaları rehabilite etmek yeni sahalar yapmak ve yapılmasına şiddetle teşvik etmek. Size örnek vereyim eğer gerçekten gençleri düşünüyorsanız Kavacıkspor Sahası hala toprak. Muhteşem bir saha alın size bir başlangıç. Zeminini suni çim yaparak, yapmasına öncülük ederek gençleri çamurdan toz topraktan kurtarabilirsiniz.
2-Antrenörlerimizi üniversitelerin BESYO bölümleriyle anlaşıp 1 haftalık kurslarla değil daha uzun en az 8 ayı kapsayacak ve kurs sonunda sadece başarılı olabilen arkadaşlarımıza verilen eğitimlerle yetiştirmeliyiz. Bu sayede kaliteli gerçek eğitimci potansiyeline ulaşabiliriz.
Türk futbolu İstanbul'da dibe vurdu. İstanbul'da altyapı ligleri 2 ay 12 maçla sınırlı. Hala yönetici kartları ile antrenörlük yapan hiç eğitimi olmayan bakkal kasap manav korsan binlerce insan geleceğimiz olan çocuklarımızın başında. Baskı,korku ile kulüplere yönetim şekli devam etmekte. Kulüplere adaletsiz yaklaşım hat safhada vs. yazmakla bitmez.
Hiç bir öneri, teklifi kabul etmeyen kendi bildiğini ve kendi bildiklerini doğru sanan bir yönetim. Türk futbolun geldiği nokta belli ama şu var o sağlam gördüğünüz koltuklar elbet bir gün fethedilir elbet bir Mehmet çıkar çocuklarımızı gençlerimizi bu zulümden kurtarır adını Fatih yapar orta çağı kapatır yeni bir çağ açar. Saygılarımla herkesi sevgi ile selamlıyorum.
YAZI: MURAT YILMAZ
Ya diyoruz bu saçma sapan utanç karası kural futbolun özünü boş ver insan haklarına aykırı. Bu kural 20 senedir var kaç oyunu yetiştirmiş. Avrupa'da kaç gencimiz oynuyor? Peki futbolda tavan yapmış Almanya'da, İspanya'da, İngiltere'de ya da dünyanın her hangi bir ülkesinde yaş sınırlaması var mı? Cevabı ben vereyim yok. Bu kural ne yazık ki sadece bizim ülkemizde var. Bu kural Türk futboluna ne katmış diyoruz? Siz hangi hakla insanların spor yapmasına engel koyuyorsunuz diyoruz cevap yok? Dayanakları şu, neymiş efendim, 'gençler oynasın’. Biz de gençler oynasın diyoruz ama böyle değil. Peki nasıl? Kural çok basit;
Her kulübe amatör ve 3 lig kulüplerine kendi altyapılarında oynamış 16-21 yaş arası en az 5 oyuncuyu esami listesine yazma zorunluluğu... Bu iş bu kadar basit. Biz de kontenjanları yaşlıları değil gençleri işaretleyelim. Bunu yaparsak ne olur?
- Her kulüp kendi altyapısına yatırım yapmak zorunda kalır.Her sene milyarca para harcayıp altyapısına 1 lira harcaman kulüpler gençlerin,çocukların eğitimine önem vermek zorunda bırakılır.
- Kulüpler altyapıda antrenörlerini gözden geçirmek zorunda kalır,futbolun asli unsuru olan gençlerimizi bakkal, kasap, manav değil bilinçli eğitimli antrenörler yetiştirir.
- Altyapıda yarışmacı zihniyet ortadan kalkar,tüm kulüpler A takımında oynayacak oyuncu yetiştirmeye başlar.
- Tesisi, altyapısı olmayan sadece küçük bir odadan ibaret 3. Lig kulüpleri bulunduğu ligde oynamakta zorlanır. Altyapısında oyuncu bulunmadığı için parayla futbolcu alsa da eseme listesi boş kalır. Ben çok gördüm senelerce 3 lig oynayan ama altyapısında toplasan 20 oyuncusu bulunmayan kulüpler. Aslında bu kuralın en acı yanı şu: Bir takımda oynuyorsunuz bölgesel lig takımı, takımınızı 3.Lig'e oynuyor ama bir bakmışsınız final maçı çıkarsanız seneye o takımda oynama şansınız çok az, çıkmasanız daha iyi... Çünkü 3.Ligde yaş 24'e düşüyor.
Ya da bir takım planlama yapıyor 4 tane 27 yaş üstü oyuncusu var süper Amatör'de şampiyon oluyor Bölgesel Lig'e çıkıyor ama 26 yaşında yani sınırda 5 oyuncusu olduğu için ertesi sene 9 oyuncu kontenjana giriyor. Hayda, ne yapılacak peki? 5'i gönderilecek. Yap boz tahtasına devam. Kısır döngü devam ediyor. Olan kime oluyor başarılı futbolcuya, antrenöre ve kulübe.
Türk futbolunu yönettiğini zanneden değerli abilerim arkadaşlarım. Vicdanınız varsa bu saçma kuralı kaldırın. Sizin asli göreviniz futbolu yaygınlaştırmak olmalı. Sizin yapacağınız gençler için iki tane önemli görev var.
Türk futbolunun iki sorunu var tesis ve eğitimci antrenör, yönetici...
1- Bakanlık ve belediyelerle toplantı yapılıp, kalabalık illerde ve ilçelerde sahaları rehabilite etmek yeni sahalar yapmak ve yapılmasına şiddetle teşvik etmek. Size örnek vereyim eğer gerçekten gençleri düşünüyorsanız Kavacıkspor Sahası hala toprak. Muhteşem bir saha alın size bir başlangıç. Zeminini suni çim yaparak, yapmasına öncülük ederek gençleri çamurdan toz topraktan kurtarabilirsiniz.
2-Antrenörlerimizi üniversitelerin BESYO bölümleriyle anlaşıp 1 haftalık kurslarla değil daha uzun en az 8 ayı kapsayacak ve kurs sonunda sadece başarılı olabilen arkadaşlarımıza verilen eğitimlerle yetiştirmeliyiz. Bu sayede kaliteli gerçek eğitimci potansiyeline ulaşabiliriz.
Türk futbolu İstanbul'da dibe vurdu. İstanbul'da altyapı ligleri 2 ay 12 maçla sınırlı. Hala yönetici kartları ile antrenörlük yapan hiç eğitimi olmayan bakkal kasap manav korsan binlerce insan geleceğimiz olan çocuklarımızın başında. Baskı,korku ile kulüplere yönetim şekli devam etmekte. Kulüplere adaletsiz yaklaşım hat safhada vs. yazmakla bitmez.
Hiç bir öneri, teklifi kabul etmeyen kendi bildiğini ve kendi bildiklerini doğru sanan bir yönetim. Türk futbolun geldiği nokta belli ama şu var o sağlam gördüğünüz koltuklar elbet bir gün fethedilir elbet bir Mehmet çıkar çocuklarımızı gençlerimizi bu zulümden kurtarır adını Fatih yapar orta çağı kapatır yeni bir çağ açar. Saygılarımla herkesi sevgi ile selamlıyorum.
YAZI: MURAT YILMAZ

2 yorum:
Valla ne diyeyim Murat hocam konuyu çok güzel bir şekilde özetlemişsiniz. Geleceğimiz olan çocuklarımıza elimizden gelen her şeyi yapmak zorundayız ancak bu her konuda böyle olmuyor malesef bilinçsiz bilgisiz sadece kendini düşünen bu insanlardan kurtulmadıkçada yada sistem bunlara müsade ettikçe çocuklarımızın bir hedefide kalmayacak
Sevgili Murat hocam senin bu yaş kontenjanı konusundaki tutumuna sonuna kadar katılıyorum.Genel de seninle farklı görüşler bildirdik ama doğru her zaman tektir.Bu konu da tamamen hem fikirim.
-Ayrıca zorunluluğu oynatma diye değil de oynat diye olması konusunda da sana %100 katılıyorum.Alt yapıda oynamaya yaşı tutan oyuncu sayisininda artması konusunda da aynı fikirdeyim.
-3.lig yerlerde kalite inanılmaz kötü bunun sebebi de tamamen uygulanmaya çalışılan 30 yaş üstü oynayamaz denmesi idi.Tabii birde 24 yaş üstü sınırlanma konması adı profesyonel geçen ligde nasıl bir mantiktir anlamak mümkün değil.
-Kasap ,Manav vb meslekteki insanların lisanssız şekilde hocalık yapmalarına da karşıyım tabii ki.Ancak biraz da bu kursların daha fazla açılması gerektiği düşüncesindeyim.Antrenörlerin bazı haklara sahip olması gerekir olamazsa bu is maalesef böyle devam eder.
-Bu sene başlayan 96 doğumlu en az iki oyuncu kuralı bence amatör küme için de milattir.Bu sayının önümüzdeki sezon articagi kanisindayim.Ancak maalesef Kulüp başkanları bu genç oyuncu olmasi konusuna karşılar.Dilerim yetkililer Kulüp Başkanlarının tutumundan çok genç oyuncuları düşünürler.
Yazının sonunda yaptığın hiç bir teklifi kabul etmeyen yönetimler konusunda da sana katılıyorum.Bunun sebebi de Futbolu bilen içinde görev almış kişilerin
Türk futbolundaki birimleri yönetmesi gerekir.TFF de iki üç kişi ile değil çok daha fazla isimle orda olmamız gerektiğini düşünüyorum.Nasıl Manav,Kasap hocalık yapmasın diyorsak,Hayatında futbol oynamamış adam TFF Başkanı olmasın tupcu ise tupculuk yapsın.Zekeriya Alp çok severim ama hayatında Hakemlik yapmamış biri Merkez Hakem Komitesi Başkanlığını yapmasın.Futbolcu olarak Ve Kulüp yöneticiliği yapmış Zekeriya abi gitsin Kulüp bazında veya TFF de yöneticilik yapsın.Rıza Çavuşoğlu Hayatında Antrenörlük yapmamış ise Antrenörlerin Başkanlığını yapmasın Avukatlık yapsın.
Bu çarpık sistemi beğenenler ve isteyenler de maalesef bizleriz.
Yazını çok begendim emeğine sağlık.
Yorum Gönder