Perşembe, Mart 12, 2015

ELBETTE KARASU

Yazıma böyle başlıyorum ve diyorum ki, her zaman elbette Karasusporluyum. Bunu demek için çok nedenlerim var.


Belki herkes, kendi takımına göre çok haklı. Ama ilçemizde haftalık çıkan gazetelerin spor sayfasında tek sayfa yapıyorsa, mutlaka manşeti Karasuspor olmalı. Ondan sonra, yer buldukça diğer takımlarımız elbette sayfalarda yer almalı. Bu benim fikrim.


   Malum bu hafta Süper Amatör ve 1nci Amatör Lig maçları tamamlandı. Tamamlandı, tamamlanmasına da çok iyi biliyorum ki, başta kulüp başkanları, yöneticileri ekonomik olarak ziyadesi ile yıprandılar.
   Ancak kimin umurunda? Tabii başarı varsa, “Sen çok yaşa padişahım” misali. Başarı yoksa, “Aman aman bu kulüp bunlara kaldıysa ya küme düşerler, ya da yapacakları iş bu kadardır” diye eleştirilirler. Ama ben kimseye kızamıyorum bu konuda.
   Futbolda her zaman savunduğum tek felsefem var. Herkes kendi görüşüne göre çok haklı. Ancak çok iyi bildiğim bir şey var o da; 30 Mart 2014 yerel seçimlerinde hep beraber koşa koşa iktidar partisinin Büyükşehir Belediyesi’ne oy verdik ve 30 köy yetmedi. 4 beldemiz de mahalle oldu.
   İşte sizlere Büyükşehir mahalle takımları olarak, kulüplerinize 2000 bin liralık malzeme dışında, yerel bazda ne aldınız? Cevabı bende. Koca bir hiç. Tabii ki ey amatör  kulüp yöneticilerimiz ve idarecilerimiz, sizler ile karşılaştığımda hep bana dert yandınız. “Yaz, yaz da, yaz” diye. Çıkıp hiçbiriniz bağlı bulunduğunuz ilçe belediye başkanına dert yandınız mı? O da koca bir hiç. Nedeni besbelli. Yanına gittiğinizde ya özçekim yaptınız, ya da aldığınız sözlere inandınız.
   Kısacası, sevgili cefakar yönetici dostlarım. Her şey başa gelene kadar. Ondan sonrası laf-ü güzaf. Yani boş laf. Ama bölgemizde mücadele eden 1nci Amatör ve Süper Lig takımlarımız bana göre gayet başarılı oldular. Kuzuluk Ersoyspor ve Karasu Aziziyespor dışında herkes yerini korurken, tek bölgemiz adına Kocaalispor sezon boyunca iyi mücadele ederek Play-Off’a kaldı. Umarım tekrar çok istediği BAL’a geri döner. Haydi Kocaalispor başarılar sana. “Play-Off’ta yolun açık olsun” diyoruz bölge olarak.
   Hani yazının başında da elbette Karasuspor diye başladım ya, oysa isterdim; ikinci devre her şey tıpkı ilk devredeki gibi, türkü tadında olsun.  Ama aklımızdan geçen ne varsa, hani tüm türküleri biliriz de iş icraata geldiğinde unutuveririz türkü sözlerini.
   Aslında geçtiğimiz 2 hafta, tıpkı ve 2 İstanbul takımı ile oynadığımız Dikilitaş ve Avcılar Belediyespor maçları bile, türkü tadında değildi. Hele hele 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlanırken, Avcılar Belediye Futbol Sahası’nda oynadığımız maçta zaman zaman annelerimiz, “Emdiğimiz sütü haram edecekmiş” gibi korku içinde tamamladık. 90 dakika tam hücum ediyoruz. Aha da “Gol” diyesi geliyor içimizden. Ama forvet futbol oynama yerine, gol atma taklidi yapınca, zor da olsa doksan dakikayı tamamlayabildik.
   90 dakika sonunda, döndük evimize 3 puan alarak. Olsun içinde korku da olsa heyecan da önemli ve daha önemlisi olan 3 puan idi. Başardık ya bunu henüz ölmemişiz futbolumuz.
  Dedik ya türkü tadında olsun her şey. Geriye dönüp baktığımızda güllük-gülistanlık zamanları çoktan geçmiş. 5 maçımız kalmış. “Hepsinden 3 puan alırsak, belki baraj korkusu yaşamaz Karasuspor” diye düşünüyorum. Aksi takdirde benim felsefem barajdan geldik, oradan dönmeyelim geriye” diye korkular içindeyim.
   Ama inandığım tek şey var Karasusporlu futbolcular, türkü tadını bilirler mi, bilmezler mi? Onu bilemem ama bildiğim tek şey var. Kendi kaliteleri asla buna müsaade etmez futbol adına. Şen ve esen kalın.

YAZI: AHMET ŞEN

Hiç yorum yok:

Gökçe: Herkes görevini hakkıyla yapsın

İstanbul Süper Amatör Lig 6. Grup’ta lider durumda bulunan Feriköyspor, sezonun ilk mağlubiyetini Beşyüzevler karşısında aldı. Karşılaşma so...