Bazı oyuncuların kulüple bağı sözleşmeyle sınırlıdır.
Psikolojileri ödemelerle orantılıdır.
Gecikirse hep hüzünlü asık suratlıdır.
Morali bozuktur.
Streslidir, oynamak istemez, sorumluluktan kaçar.
Oyuncu masada güçlüyse yaptıkları yapacaklarının teminatı kabul edilir.
İstediği sözleşmeyi alır. Bunda problem yok. Ancak sıra sahada iş yapmaya geldiğinde aynı iradeyi ortaya koyması beklenir.
Mustafa’nın iyi oyuncu, iyi golcü olduğu tartışılmaz ama performansı, motivasyonu çok düşük. Ondan verim alabilmek için herkes seferber olurken Mustafa garantili sözleşmesine rağmen mutsuz, moralsiz, kiralık olarak kaçacak kulüp kovalıyor…
Oysa profesyonellerden karşılaşılan baskılarla baş edebilmesi değişen koşullara adapte olabilmesi iyi performans ortaya koyabilmesi için uyumlu disiplinli olması ve konsantrasyonunu karşılayabilmesi beklenir.
Bakın Yunus’a.
Kaçmıyor.
Kaytarmıyor.
En zor gününde bile sonuna kadar mücadele ediyor.
Acısını da yaşıyor.
Gol sevincini de!
Hem iyi bir profesyonel hem de iyi bir kaptan karakteri sergiliyor.
Çünkü Yunus’un kulübe bağı sözleşmeye endeksli değil.
Aksine ailece gönülden bağlılar kulübe…
Futbolda kazanmak için gol atmak gerekir ama kazanmak için mücadele etmek esastır.
Oyunun bu yönünde Yunus gibi adamlara ihtiyaç duyulur.
Sayılarının artması gerekir.
Bunun yolu altyapıdan geçer.
Yunus ve Oğuz bu yüzden değerlidir.
Gökhan, Gencay bu yüzden önemliydi.
Zira onlar sadece kendileri için değil, bizim için, hepimiz için mücadele ediyorlar.
Her yıl sokağa atılan milyon liralardan geriye kalanlardır.
Silivri’nin sahada görünen yüzleridir onlar.
Futbol sadece topu rakip kaleye yuvarlamaktan ibaret değil ki…
YAZI: ENGİN AKIN
Psikolojileri ödemelerle orantılıdır.
Gecikirse hep hüzünlü asık suratlıdır.
Morali bozuktur.
Streslidir, oynamak istemez, sorumluluktan kaçar.
Oyuncu masada güçlüyse yaptıkları yapacaklarının teminatı kabul edilir.
İstediği sözleşmeyi alır. Bunda problem yok. Ancak sıra sahada iş yapmaya geldiğinde aynı iradeyi ortaya koyması beklenir.
Mustafa’nın iyi oyuncu, iyi golcü olduğu tartışılmaz ama performansı, motivasyonu çok düşük. Ondan verim alabilmek için herkes seferber olurken Mustafa garantili sözleşmesine rağmen mutsuz, moralsiz, kiralık olarak kaçacak kulüp kovalıyor…
Oysa profesyonellerden karşılaşılan baskılarla baş edebilmesi değişen koşullara adapte olabilmesi iyi performans ortaya koyabilmesi için uyumlu disiplinli olması ve konsantrasyonunu karşılayabilmesi beklenir.
Bakın Yunus’a.
Kaçmıyor.
Kaytarmıyor.
En zor gününde bile sonuna kadar mücadele ediyor.
Acısını da yaşıyor.
Gol sevincini de!
Hem iyi bir profesyonel hem de iyi bir kaptan karakteri sergiliyor.
Çünkü Yunus’un kulübe bağı sözleşmeye endeksli değil.
Aksine ailece gönülden bağlılar kulübe…
Futbolda kazanmak için gol atmak gerekir ama kazanmak için mücadele etmek esastır.
Oyunun bu yönünde Yunus gibi adamlara ihtiyaç duyulur.
Sayılarının artması gerekir.
Bunun yolu altyapıdan geçer.
Yunus ve Oğuz bu yüzden değerlidir.
Gökhan, Gencay bu yüzden önemliydi.
Zira onlar sadece kendileri için değil, bizim için, hepimiz için mücadele ediyorlar.
Her yıl sokağa atılan milyon liralardan geriye kalanlardır.
Silivri’nin sahada görünen yüzleridir onlar.
Futbol sadece topu rakip kaleye yuvarlamaktan ibaret değil ki…
YAZI: ENGİN AKIN

2 yorum:
Sizler Silivri çocuklarına sezon başında biraz sahip ciksaydiniz farklı olurdu Silivri li aykutu tufanı sercanı vahiti gencayı gökhanı hatta fatihi ali yavuzu bu adamları takıma önümüzdeki sezon katın başlarına altyapıdan yetişip Silivri yi Silivrisporu seven bi hocayı getirin kurtuluş bu engin bey.
Yaa abi allah aşkına cok güzel bahsetmissiniz de bu takim da canla başla oynayan bir vahit yaşar vardı gittiler ve sadece 1 yazınız da paylaşıp kapattiniz olayı bakın eyüp te aslanlar gibi gidiyorlar biz bu çocuklara sahip cikmadigimiz sürece silivrispor muhammed mustafa rasim gibilerle bir yere gelemez
Yorum Gönder