ASKF’de Basın ‘Yaprak’ gibi düştü

Sevgili Sporseverler, bugün burada ASKF’de yapılan Kupa töreni ve Fair-Play ödülleri haberini okuyacaktınız fakat bu haberin yapılmasını istemeyenler olduğu için sadece yorumlarımızı katmak için burada bulunmaktayım. Diyeceksiniz ki, “Sizi kim engelledi ki, haber yapılmaz mı ki” evet, doğrudur haberi yapabilirdik fakat öyle bir tepki aldık ki ASKF’de bizler bile inanmak istemedik, şaka yapılıyor zannettik fakat o öyle değilmiş. 

Önceki akşam İstinye Orhan saka Amatörler Evine gittiğimizde her şey çok güzeldi ve iyi başlamıştı. Bizler aşağıda toplantı yapılırken teras katta bulunan Restaurant bölümüne geçerek balkonda sohbet ediyor, toplantının bitmesini beklemeye çekilmiştik. Daha sonra başlayacak olan program için aşağıya inip fotoğraflarımızı çekip haberimizi yapacaktık. Yukarıda bir olay cereyan etti ki gözlerimizin gördüğüne, kulaklarımızın duyduğuna inanamadık ve olayı şaka olarak anımsadık fakat iş çok ciddiymiş sonradan fark ettik. 


ASKF başkan yardımcısı ve çok sevdiğimiz bir büyüğümüz Murat Yapraklar’ın basın mensuplarına davranış şekli bizleri çok üzdü. Olay aynen şöyle gelişti: Bizler hani az önce yazdığım gibi toplantının bitmesini beklerken toplantı sonrası orada bulunanlara düzenlenen Kokteyl var ya, onlardan bir masada tüm basın mensuplarıyla birlikte ayaküstü atıştırmaya başladık. 'Çılgın Türkler' diyerek her zaman birbirimize espri yaptığımız ve çok sevdiğimiz büyüğümüz ASKF Başkan Vekili Murat Yapraklar, basın mensuplarının yanına gelerek bizleri tahmin edemeyeceğimiz bir şekilde azarladı. “Ya beyler, birazdan hep birlikte Kokteyl yapacağız neden sizler masayı işgal ediyor çerezleri yiyorsunuz ki?”  gibi söylenmesi, bizleri adeta şoka uğrattı. Neyin ne olduğunu anlayamadık ve bu tepkileri hiç de hak etmemiştik. İnsan gibi gelip birimizin kulağına fısıldasa, bizlerde oradaki arkadaşları uyararak böyle bir şeyin yaşanmamasını sağlardık. Bizler aç kalıp da orada bulunanları yemeye gitmedik ki. Sadece aperatiflerden atıştırıyor, zaman geçiriyorduk. Yediklerimiz de 40 Gram Peynir, 50 Gram Çerez ve biraz da Doritos’tu. 


Bugün '10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'ydü. Biz de bu toplantıya katılarak burada bulunan o güzel insanlar, bu günümüzü kutlarlar diye beklerken, Murat Yapraklar beyefendi ise çerezlerin peşine düşmüş. Nereden bilirdik ki böyle olacağını. Bilseydik böyle bir tepki ile karşılaşacağız hiç yukarıya gitmezdik. Neyse oldu olacak artık bu saatten sonra bunu düzeltecek değiliz. Bizler ASKF’nin başarılarını, güzelliklerini buradan yansıtalım derken, bizlere yapılan yanlışı sizlerle paylaşmak zorunda kaldık. Bunu yapan, 'Çılgın Türkler' diyen büyüğümüz Murat Yapraklar olunca üzüntümüz bir kat daha artmış bulunuyor. Acaba bizler bu hakareti ve aşağılayacağı durumu hak mı ettikte ondan böyle davranıldı bilemedik. Ben Murat Yapraklar beyefendiyi çılgın biliyordum ama bizlere bu kadar çılgınlık yapacağını hiç tahmin etmedim. Çılgın Türklerin nerede ne yapacağını hiç kimse bilemez, tıpkı Basın mensuplarını '10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü' yapılanlar gibi. 


Bir de unutulmasın, ben kendi adıma Tepecik’ten, kalkıp İstinye’ye geliyorsam, diğer arkadaşlar Çatalca ve Silivri’den bu toplantıya iştirak ediyorsa onlar teşekkür bekler başka bir şey bekleme şansı asla olamaz. İstanbul trafiğinin sıkıntılarını hepimiz biliyoruz. Tam üç saatte buraya ulaşabildik, gidişimiz muhteşem oldu fakat dönüşümüz inanan çok sessiz oldu. Aslında dönüşler muhteşem olur fakat bizim için dönüşümüz tam tersi sessiz oldu çünkü gitmemizi isteyenler mutlu olduğu için böyle oldu. ASKF, Başkanı Sayın Ali Düşmez ve ekibi, bizlere yapılanları biliyorlar ve ya bilmiyorlar. Onları hiçbir şekilde zan altında bırakamayız eğer bunu yaparsak haksızlık etmiş oluruz. Fakat şu da unutulmamalı, başkan vekili Murat Yapraklar ASKF yönetimini temsil ediyorsa, bunu kamuoyu takdir etsin. Ben kendi adıma, tüm gazeteci arkadaşlarımızın ”10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü” nü kutluyor, bu tür olayların yaşanmamasını temenni ediyorum.


YAZI: İBRAHİM KESKİN