Salı, Ağustos 09, 2011

Köşe: İstanbul futbolu sıkıntı içerisinde

Evet, İstanbul amatör futbolu sıkıntı içinde ve artık minareye kılıf bulunamıyor. Bu durum sportif toplum tabanımızda, kurumlarımızda ve onların bağlı bulunduğu üst kurumlarda net bir biçimde görülüyor. Artık gizlenmek istense de çalınan minareye kılıf bulunup da gizlenemiyor. Yeni bir çağı yaşıyor İstanbul’un futbolu; Bizler de bundan muaf değiliz ve cemiyetimiz de ister istemez bu durumdan doğrudan etkileniyor. Bilginin neredeyse ışık hızıyla yayıldığı, hiçbir şeyin gizli kalmadığı ya da kalamadığı yeni bir dönem bu. Evet, yeni bir dönem nedeni ise Yerel Futbol gibi sitelerin sayısı arttıkça ortada gizli kapaklı hiçbir şey kalmıyor da ondan…

Zaman değişiyor, duyulmayan, bilinmeyen yok artık
Yeniçağ, haliyle kendi hızına uygun refleksler gösterebilenlere, kendi hızına uygun değişim ve gelişim içerisinde olanlara hayat hakkı tanıyor, ağır ve yalaka kalırsanız yok olduğunuz bir yeniçağ... Bunu başaramayanlar yani gelişen çağa ayak uyduramayanlar da çamur atıp yaptıklarını yüzlerine gözlerine bulaştırdıklarını gün yüzüne çıkarttığımız için rahatsızlıklarını gizleyemiyorlar… Eskiden hatırlarsınız. Lambalı radyolar vardı, oradan ilk sesli haberleri duyduğumuzda heyecanımızı gizleyemiyorduk. Ardından ilk siyah beyaz televizyon ve sonrasında internet… İnternet çıktı çıkalı artık haberlerin sansürlenmesi de ortadan kalktı. Tarafsız doğru habercilik kendine yeni bir zemin hazırladı. Daha güçlü ve emin adımlarla kendini var etmeye devam ediyor. Bizler Amatör futbol sevdalıları ile birlikte gücümüze güç katarak geliyoruz. Birileri rahatsız olsa bile, Birilerinin canını çok sıksak bile…

Nurtepe’nin, Sadabad’ın sesini duyun
Nurtepe’de patlayan bombanın dumanı daha dağılmadan haberini sitemizden takip edebiliyorsunuz. Nurtepe benim beğendiğim bir muhittir. Birilerinin canını çok sıksa da, ben çok severim Nurtepe’yi, Nurtepe Kulüplerini ve Nurtepe insanlarını… Yapılan insafsızca katliam inanın ki, Nurtepe ile sınırlı değil. Bundan dolayı da Nurtepe kendini tek ve yalnız sanmasın. İstanbul’daki Amatör Spor Kulüplerinin ayaklanan Başkanlarının şikâyetleri yeniçağın firavunlarına ulaşmadan sizlerin sitesi Yerel Futbol’un internet sayfalarımıza düşüyor. Bu yeni durum bilginin paylaşılması açısından sevindirici bir gelişme. Birilerinin canını çok ama çok sıksa da…

İletişim; Yazması ve söylemesi ne güzel bir cümledir. Söyledikçe insanı sanki yüksekokul okumuş hissine kaptırıyor bu iletişim… İletişimin kolaylaşması, işbirliklerinin güçlenmesi, ortak amaçlar hedefler oluşturabilecek, ortak duyguları düşünceleri paylaşabilecek insanların bir araya gelmesi açısından mükemmel bir imkândan öte nedir sizce? Son derece önemli olan bu iletişim muhabbetinin hızlılığı ve tarafsızlığı birilerinin canını sıktıkça birilerini de rahatlatıyor. Bu iletişimin tarafsızlığının önemini vurgularken bilginin kirlenmesini de önlemek zorundayız. Yeniçağın sunduğu bu nimet işin özü istismara açıktır. Toplumun hedefinden, gerçeğin mizanından kolaylıkla saptırılabilmesine imkan veren bu durum, kirli propagandanın ve dezenformasyon bombardımanının herkesin elinde bir silah haline dönüşmesini sağlıyor.

Bir cemiyet adına söz söylemeye kalkışmak için, o cemiyetin hiç olmazsa belirli bir kesiminin onayını ve desteğini almış olmak gerekir. Bu alınan destek ile birlikte yıpranmamış ve desteği de kötüye kullanmamış olmak lazım gelir. Habercilikte ise haber ve köşe yazarı diye iki kategori vardır. Haberi ve köşe yazısını ayırt etmek çok önemlidir. Bu ikisini ayırt edemedikten sonra aslına bakarsanız sayfalar dolusu yazmanın da bir anmalı yoktur ki yazsanız bile kendine göre beğendiğini ya da beğenmediğini alır ve size karşı kullanır. Bu kadar basittir. Bu Engin Akın’ın ne kadar umurunda?

İstanbul’da futbol adını bir araya gelen her üç atanmış kafadar bütün bir toplum adına hareket etmeye kalkışırsa, bunun sonuçları ve bizi nereye götüreceği konusunda ciddi şekilde düşünmek gerekir. Son dönemde İstanbul’un Amatör Futbolu için hayati önemde pek çok konu, birilerinin elinde istismar aracı haline gelmiş durumda ne yazık ki. Bizim tüm gençliğimizin geleceğini etkileyecek meseleler üzerinde tepiniyorlar adeta. Bu yetkiyi kimden aldıkları, bu yeterliliği nasıl kendilerinde gördükleri de ayrı bir soru tabii.

İASKF artık devreye girmelidir
Üç tane atanmış kafadar bir araya gelerek, bütün İstanbul adına karar verme hakkına sahip olmamalıdır. İstanbul çok ciddi sıkıntılar içinde. Beklenen fırtına çok yıkıcı gibi gözüküyor. İstanbul’u ilgilendiren en önemli konuları, sabah erken kalkan ilk üç atanmış kişi gündeme getiremez, getirememelidir. Burada seçilmiş olan İASKF devreye girmelidir. İstanbul’un amatör futbolu can çekişiyor da birilerinin yüzü gülüyor. Seçilmişler ordusu İASKF duruma müdahale etmelidir.

Kimse kusura bakmasın ama kendi kulübünden kovulanların yönettiği bir İstanbul gün geçtikçe batağa saplanıyor… Dün, bir iftar programı için, bulunduğum yerden çok uzun mesafelere kadar yol gittim. İASKF tarafından davet edildik, koşa, koşa gittik, Zevkle gittik. Her ne kadar yetişemesem de afiyetle çorbamı içtim. Arada ayaküstü sohbetimde biri bana sitemizde yaptığımız bir haberden dolayı garipsediğim bir şekilde bize sitemde bulundu. Ben kendisine gerekli cevabı sundum. Tatmin olduysa ne ala, olmadıysa da çok da umurumda değil açıkcası. Kaldı ki haberi yapan kardeşime bu şahsı sorduğumda, “ben o’nu çok severim” dedi. Siz, bizi eleştirenler; Bizden ne bekliyorsunuz? Hep sizi pohpohlayan bir kesim medya beklentisi içindeyseniz çok beklersiniz. İşinize gelen haberleri işinize geldiği gibi kullanacaksınız, işinize gelmeyen haberlerde de tukaka olacağız, valla yok böyle bir düzen, şimdiye kadar var mıydı bilmiyorum ama bundan sonra yok böyle bir düzen.

Bana kalsa bu saatten sonra, gösterdiğimiz varlık kadar dikkate alırım. Bundan sonra, fikrimize zikrimize toplumsal varlığımıza gösterilecek itibar, bizim ortaya koyduğumuz güç kadar olacak. Ne oldu şimdi?

İstanbul Kulüpleri, uyanın artık
Artık ok yaydan çıktı. Bu noktadan sonra geri çekilme imkânı yok bana kalırsa. Bu nedenden dolayı İstanbul’un meselesi ile ilgili tüm kurumlar, en kısa sürede sağcı-solcu, ilerici-gerici, dindar-dinsiz demeden bütün varlığını ortaya koyup, ortak uzlaşma sağlayarak gerçek bir birliktelik sergilemek için cesaret göstermek zorundadır. Ne yapacaklar küme mi düşürecekler, düşürsünler. Liglerden mi atacaklar, atsınlar güçleri yetebiliyorsa. Tüm İstanbul birlik olduğu takdirde bu üç kafadarın değil tüm İstanbul’un dilekleri kabul bulur. Bu durumda ise kendimize inancımızı tazelemek, bireylerimizin mücadele ve direnme azmini güçlendirmek için gereklidir. İşin aslı başka çaremiz de yok. Bunun içindir ki seçilmişler ordusu İASKF görev bilincini yerine getirmek zorundadır ve kulüplerin sorunlarına el atmaları gerekir.

O sürekli istismar ettiğiniz ve üzerine basarak yükselmeye çalıştığınız federasyon mükemmel değil, kaldı ki bu federasyon sizinle de daim değil. Birçok yetersizliği ve beceriksiz başarısız davranıldığı birçok mesele var. Bize düşen kurumlarımızı çalışır hale getirmektir, yanlış varsa eleştirmek, görev varsa katılmak tıkanma varsa açmak ve işler hale getirmek. İnisiyatifi niçin ele almak ihtiyacı doğduğu da ayrı bir meseledir ama şimdilik burada girmeyelim o konuya.

YAZI: ENGİN AKIN

3 yorum:

amatör göz dedi ki...

Ellerine ,kalemine ve yüreğine sağlık kardeş.

Ogün KOCA

celal öztürk dedi ki...

engin akın kardeşim hislerimize tercüman oldun ben yazarsam bazıları rahatsız oluyor adımız sallamacı deliye falan çıktı,çok teşekkür'ler öptüm ğözlerinden

ozim61 dedi ki...
Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.

İstiklal'in kalecileri Emrullah Yücel'e emanet

İstanbul Süper Amatör Lig ekiplerinden İstiklalspor'un teknik ekibine deneyimli bir isim katıldı... Emrullah Yücel, Bakırköy ekibinin ye...