Yıldırım Bosnaspor Kulübü Başkanı Mirsad Hamitoğlu, Kaynarcaspor'la oynadıkları maçtan sonra çıkan olaylar sonrasında görevinden istifa ettiğini açıkladı.
Hamitoğlu yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: "Yanlış ve eksik yapana sabır göstermek erdemken, misafir olanı düşmanın dahi olsa saygıyla dik durarak yolcu etmek erdemdir olgunluğuyla hareket ettiğimizde, 7 Eylül Pazar günü oynanan ve ev sahibi olduğumuz Yıldırım Bosnaspor-Kaynarcaspor 'futbol' maçında mazeret kabul görmeyen çirkin olaylar Yıldırım Bosnaspor Kulübü Başkanı, eski yöneticisi ve eski futbolcusu olan ben Mirsad Hamitoğlu'nu telafisi mümkün olmayacak derecede kahretmiştir.
Bana göre 'futbol' sahada oynanır, sahada biter. Çeşitli fedakarlıklar yaparak, Yıldırım Bosna'ya hizmet etmeye çalışan yönetimleri haksız bir şekilde daha ilk maçta eleştirmek futbolun artık benim için bittiği anlamına geliyor. Bu, kendi değerlerimizin yok sayıldığı son nokta olduğundan cocukluğumdan beri yukarıda da arz ettiğim gibi yıllarca çeşitli görevlerde şerefle ve onurla hizmet ettiğim Yıldırım Bosnaspor'un başkanlığından, 'bu benim futbol anlayışım değil' felsefesi ile istifa etmek zorunluluğu hasıl olmuştur. Saygılarımla."
HABER: EFKAN BUCAK
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
-
İstanbul 2. Amatör Lig'de heyecan tüm hızıyla devam ediyor... -
İstanbul 2. Amatör Lig'de heyecan tüm hızıyla devam ediyor... -
SAL Klasman A Grubu'nda karşılaşmalar bugün sona erdi..
3 yorum:
bir efsanenin adı "yıldırım mahallesi" iken, bugünlerde bir çöküşün adı olmanın tarifsiz acısını yaşıyoruz. bu mahalleyi memleketi bilmiş, en güzel günlerini en sevdikleriyle birlikte bu mahallede yaşamış biri olarak ikinci bir recep hoca çıkaramamanın bedelini ödüyoruz.
karşılıksız sevmenin, şöhretsiz makam mevki sahibi olmanın artık mümkün olmadığını görüyoruz.
hal böyle olunca da 3-5 kişinin rezilliğine bir mahalle, bir camia, koskoca bir tarih kurban ediliyor. ve sadece ahlar vahlar içinde seyredebiliyoruz.
yıldırım bosna'ya ruh verenler, beşiktaş ve fenerbahçe ile kafa kafaya top oynayan; büyük takım yöneticilerin mahallenin yollarını aşındırdığı bir takım, bir kimlik, bir duruş meydana getirirlerken acaba bugünleri hiç hesap etmişler miydi?
"hedef şampiyonlar ligi" naraları atanların 2000'li yıllarda profesyonel olan takımı aslında nasıl bir uçuruma sürüklediklerini 2014'de daha net görüyoruz.
bir yandan zirvede olmanın sarhoşluğunu yaşarken, öte yandan aşağıyı yani mahalleyi görmedik, dinlemedik, anlamadık. amatörden profesyonele öz be öz evlatlarımızla çıktık. profesyonelde ise 18 kişilik kadroda 3 çocuğumuzu göremez olduk. ve mahalleden uzaklaştık, yalnızlaştık, yabancılaştık.
başkanlarımız, yöneticilerimiz hep kodaman iş adamları oldular. her sezon ortaya 10 bin, 20 bin, 50 bin, 100 bin dolarlar attılar ve kulübü maddi olarak böyle ayakta tuttular. mahalle esnafının 20 lirasının hiçbir değeri kalmadı. mahallenin takımı artık mahallenin takımı değildi.
işler tersine dönüp, paralar suyunu çekip, profesyonelliğin faturası ağır geldiğinde ise eski günlere dönüleceği sanıldı. oysa köprülerin altından çok sular akmıştı. artık o ruh yoktu ve bir daha gelmesini beklemek en masum ifadeyle saflıktan başka bir şey değildi.
sezonun ilk haftasında, konuğumuz olan bir takıma saldırmak ne demek, futbolcusunu ölümüne dövmek ne demek? ne yapmış rakip takım, oyunu mu çirkinleştirmiş, tahrik mi etmiş bizleri? hiç mi yaşamadık bunları? tarihimiz gül bahçeleriyle mi dolu bizim? amatörden profesyonele çıkarken her maçımızda bize çiçek mi attılar sanki?
yıldırım bosna sıradan bir amatör takım değildi. bir mahallenin, bir kültürün, bir etnisitenin temsilcisiydi. ama görüyoruz ki artık böyle bir kimliği ve misyonu kalmamış.
başkanın istifasına diyecek tek kelime yok. bunca zaman iyi bile dayanmış bu ortama. 3-5 kendini bilmez diyerek masumlaştıracağımız olaylara dur diyemeyen bir camianın başkanı olsa ne olur, olmasa ne olur?
son söz; ne olur takımın adını değiştirin artık. bosna, boşnak ve sancak kelimelerini mümkünse kullanmayın. çünkü ağır geliyor, taşıyamıyorsunuz. mesela sponsor bulun; emin inşaat yıldırım, altın kumru yıldırım, mirza yıldırım, meşhur tostçu yıldırım gibi...
Ağzınıza sağlık bunlar Yıldırımbosna için yazılmış şeyler ama aslında türk futbolunun kanayan yarası düşünü bu akşam herkes Trabzonda neler olacağını konuşuyor.İnsanlarımızda hiç insaf kalmamış hoşgörü kalmamış yazık
DOĞRU SÖZE NE DENİLEBİLİR'Kİ. AYRICA MİRSAD BAŞKANI DİK DURUŞU VE FUTBOL'A BAKIŞ AÇISI İLE ALMIŞ OLDUĞU KARAR'DAN DOLAYI TEBRİK EDİYORUM. UMARIM BAŞKANIN ALMIŞ OLDUĞU BU KARAR BİRİLERİNE DERS OLUR VE KOSKOCA YILDIRIM BOSNA CAMİASININ LEKELENMESİNE SEBEP OLAN FUTBOL DIŞI ZİHNİYETLERİN TEMİZLENMESİNE SEBEP OLUR.
Yorum Gönder