Çarşamba, Kasım 16, 2011

Köşe: Amatör Kulüpler iyi Hakemleri de hak ediyor!


Son haftalarda İstanbul Amatör Liglerinde, özellikle de Süper Amatör Ligde, hangi Kulüp yetkilisi ile görüşsem, (bu kişilerin arasında Antrenörler ve futbolcu kardeşlerimiz de var) maçlarına çıkan Hakemlerin yetersiz olduklarından şikayetçiler. Ben kendilerine de söyledim, genç Hakemlerin bu tip zorluk derecesi yüksek maçlara çıkması aslında gurur verici bir durumdur. Hakemlerin yetişmesi açısından olumlu karşılıyorum ben bu durumu. Ancak yine de bazı hatalar var, bu yazıda bunlara değineceğim.


Bu Ligi mi beğenmiyorlar, yoksa Hakem ücretlerini mi?
Süper Lig Hakemleri artık amatör lige uğramıyor. Halbuki Profesyonel maçı olmayan Süper Lig Hakemlerini amatör maçlarda görevlendirmek doğru bir uygulama olurdu. İl Hakem Kurulu Üyeleri, MHK yetkilisi Yahya Diker ile görüşüp, bu sorunu halledebilirler. Hatta bu Hakemlerin amatör maçlara çıkması kendileri için de son derece faydalı olur. Mesela, Manisaspor-K. Karabük maçına çıkan Mete Kalkavan, Serkan Ok, Aleks Taşçıoğlu triosunu bir hafta önceden amatör maçta değerlendirmek, trio açısından da bir çeşit antrenman olabilir. Ya da Bursaspor-Trabzonspor maçını yöneten Süleyman Abay, Alparslan Dedeş, Erdem Bayık triosu, amatör ligde haftanın çok zorlu bir maçını sorunsuz idare edecekleri gibi, bir sonraki maçları için bir nevi saha çalışması yapmış olurlardı.

Şimdi benim bilgisayarımda 2002 yılından bu yana İstanbul Amatör Liglerindeki tüm bültenler kayıtlı. Dönem, dönem bakıyorum hangi Hakem nerede maça çıkmış diye… Cüneyt Çakır, Fırat Aydunus gibi isimlerin yanı sıra Hüseyin Göçek’in ismini de sıklıkla görüyorum. Ancak ben bu isimlerden vazgeçtim,  Alparslan Dedeş, Cemal Bingül, Sami Gürel (Anadolu Yakasında), Erkan Akbulut gibi Üst Klasman Yardımcı Hakemleri de bu sezon amatör maçlarda görev almadılar. Halbuki bu Yardımcı Hakemlerin gittikleri maçlarda Hakem gibi düşünebilmeleri için en azından amatör maçlarda Hakem olmaları çok doğru bir uygulama olabilirdi. Bu saydığım isimlere ilaveten birkaç isim daha var amatör maçlara çıkmayan lakin Ulusal Hakem ve Yardımcı, Bölgesel Hakem ve Yardımcı kadrosundaki özel durumu olmayan tüm Hakemlerin amatör maçlarda görev yaptıklarını görüyoruz.

Oğuz Uğurlu etap konusunda garantici bir isimdir
Geçtiğimiz sezon İstanbul’da Avrupa Yakasında Oğuz Uğurlu Kurul Üyesi sıfatıyla etap sorumlusuydu. Oğuz Uğurlu, garantici bir isimdir. Avrupa Yakasında görev yaptığı dönemde, Alt Klasman Yardımcı Hakemleri ve Bölgesel Hakemler bile Süper Amatör Ligde çok kolay maç yönetemiyorlardı. Oğuz Uğurlu aynı uygulamayı şu anda Anadolu yakasında da devam ettiriyor. Deniz Ateş Bitnel, Serkan Ergün, Emre Kosif, Murat Özcan, Serhad Ürkmez, Adnan Güngördü, Sinan Cem İpek gibi Ulusal Hakemleri her hafta Süper Amatör Lig maçlarında sürekli görmek mümkün. Bu Hakemlerin yanı sıra, Ceyhun Sesigüzel, Erdem Bayık, Esat Sancaktar gibi Üst Klasman Yardımcı Hakemlerini de her hafta amatör maçlarda görüyoruz. Arada Adem Ulutaş gibi 26 bin lisanslı isimler de çıkmıyor değil, Ömer Ala’nın oğlu Cem Ala’da adı sık duyulmaya başlayanlardan. Bu arada Cem Ala demişken araya girelim, geçtiğimiz sezon Erdem İren’in Hakem olarak gittiği İngiltere’deki özel maç için bu sezon gidecek olan kafile, vize sorununu henüz aşamadığı için bu Ülkeye gidemedi. Kafileye Nurettin Dehmen Başkanlık ederken, Cem Boratay Ala’da 4 Hakemden birisi olacak.

Anadolu yakasında maç sayısı oldukça az. Bu yakada ikamet eden Hakemler, haftada en fazla 2 amatör maç yönetirken, Avrupa yakası Hakemleri yoğun dönemde en az 3-4 maç yönetiyorlar. Şunu söyleyebilirim, İstanbul’un en iyi Hakemleri bizim de bulunduğumuz Avrupa yakasındadır. Ancak iş Klasmana terfi etmeye geldiğinde avantajlı durumda olan Anadolu yakası Hakemleri olur.


Yaşar Filiz'in hataları
İlk olarak şunu ifade etmem gerekecek, iyi bir iş yapanı tebrik etmezsek, önyargılı davranmış oluruz. Benim kimse ile sorunu yok, olmaz da… Ayrıca eleştirilerimizin genelinin dikkate alındığını tespit etmek de son derece güzel.

Yaşar Filiz’i de eleştirdik bazı konularda. Hatta son Ortaköy-Öz Alibeyköy maçının Hakemi Oktay Önge’yi değiştirmemesini ayıpladık. Bir de bunun üzerine maça gidip, sanki sıradan birisiymiş gibi Hakemi tribünden izlemesini ve maç sonunda Hakem soyunma odasına uğramadan bölgeden ayrılmasını çok anlamsız buldum. Bir İl Hakem Kurulu Üyesi asla böyle davranmamalı. Bu maç Allah’tan sorunsuz bitti. Ancak ben kendimi o Hakemin yerine koymak dahi istememem. Bir de Kurul Üyesi 2 defa maçı iade etmek istediğim halde kabul etmeyecek ve üzerine maç sonunda telefon açacak ve sadece “aferin iyi yönettin” diyecek. Ben olsam o Kurul Üyesine neler söylerdim neler. “Sen buraya hata aramaya mı geldin?” derdim ve gerisini de getirirdim. Ancak bazı Hakemler maalesef hayatı Hakemlikten ibaret sandıkları için seslerini çıkartamıyorlar. İşte bu Hakemler boyun eğdikleri için genç olanlar diz çökmeye mecbur ediliyor. Ey benim Hakem kardeşlerim, nimeti ve rızkı Allah verir, bunlar değil. Kimseye boyun eğmeyin, dik durun ki onlar eğilsin sizlerin karşınızda.

Yaşar Filiz'in yaptığı güzel işler
Yukarıda hatalı olmak ile suçladığımız Sayın Yaşar Filiz bazen o kadar güzel işler yapıyor ki, “bu nasıl iş!” demekten kendimizi alamıyoruz. Nedir bunlar, bazı isimleri örnekleyerek diğerlerini de ima ederek devam edelim.

Emre Gümüş, İl Hakemi, 10 yıllık bir Hakem. Bu sezon iyi maçlar alıyor, iyi de yönetiyor. Gerçi böylesine zor maçları sezon öncesi beklemediği için yeterince formda değil. Telsiz-Hürriyet Gücü maçında depar atarken sakatlandı. Bu Hakemin başarısı Yaşar Filiz’in sayesindedir.

Bülent Sağıroğlu, 9 yıllık bir Hakem. Hakem Derneği eski Yöneticilerinden. Yani muhalif bir isim. Geçtiğimiz yıllarda hiç yönetmediği maçları yönetiyor. bir-iki maç hatalar yaptı ama şimdi mükemmel durumda. Bu Hakemin başarısı da Yaşar Filiz’in sayesindedir.

Mert Güzenge, 6 yıllık bir Hakem. Bu sezon altın dönemini yaşıyor. Emlakbank-Küçükpazar maçında darp edilse de, kabahatli kesinlikle futbolcudur. biz ne kadar "bir maçta sorun varsa, Hakemin de katkısı vardır" desek de, o maçta herkes Hakemin iyi bir yönetim gösterdiğini biliyor. Kurul, Mert'i bu maçın hemen peşinden yine zorluk derecesi yüksek maçlara göndererek kazanmaya çalışıyor. Çok doğru bir uygulama. Mert Güzenge’yi takip eden bizim arkadaşlar, “iyi Hakem olacak” diyorlar. Ayrıca bu sezon gittiği her maçtan yüksek puanlar getirdiğini de ilave etmem gerekir.

Deniz Hasanoğlu, 6 yıllık bir Hakem. Deniz’de Mert gibi bu sezon çok iyi maçlara gönderiliyor. Her ne kadar Selvi-Erokspor maçında Selvispor Teknik Direktörü Tanzer Polat’ı delirtmek üzere olsa da iyi maçlara gittikçe kendini geliştiriyor.

Bülent Göreci, 14 yıllık bir Hakem. Hakemliği sürekli en alt liglerde geçti. Bu sezon Bülent de fena maçlara gitmiyor. Abide-i Hürriyet-Gültepe Özgenlik maçında Hakem, Kuştepe-Vefa maçında ise Yardımcı Hakem olarak hatalar yapsa da, böyle giderse kaybettiği güvenini geri kazanır.

Cihan Ataç, 8 yıllık bir Hakem. En zor maçlara gönderiliyor. Hem BAL hem de SAL maçlarında nerede sopalık maç var ise Cihan orada. Sanıyorum Hakemliği yeniden sevmeye başladı.

Yiğit Çetingöz, 8 yıllık bir Hakem. Hakemliğe uzun süre ara vermek iyi değildir ancak Yaşar Filiz, Yiğit’e son haftalarda iyi maçlar vererek bir Hakemi daha kazanmak üzere.

Fatih Çalışkan, 7 yıllık bir Hakem. Geçtiğimiz sene ile bu sene çok farklı. Böyle devam ederse kesinlikle terfi edecek, Yaşar Filiz’in bir artısı daha.

İsimler, uzar gider. Gelişme gösterdiğini tespit ettiğim 17 Hakem daha var. Gün geçtikçe daha iyi hale geliyorlar. Ancak Yaşar Filiz bazı isimlerde ısrarla durmaya devam ediyor ki, Kurul’dan giderse bu Hakemlerin yüzünden olacak. Bu Hakemler kim mi? Onları yazmayacağım, Hakemler rencide olmasın. Zaten kendisi çok iyi biliyor benim kimleri zikrettiğimi. Kötü puan getirenleri, Gözlemci ile kavga edenleri bir kenara koymak zorunda. Kötü puan getiren Hakem demişken değinmem gerekir. Bu MHK yetkilileri de hakikaten son derece tutarsız maç dağıtımı yapıyorlar. İki tane Profesyonel maçından da 8.4 getiren Kürşat Filiz tam 7 haftadır maç alamıyorsa yazıklar olsun bu Kurullardaki Hakem Hocalarına.

Süper Amatör Lig zordur
Eleştirdik, takdir ettik, şimdi sıra geldi bazı çok genç Hakemlere verdiği maçlara. Göksenin Eroğlu, Galata-İstanbul Gümüşhane maçı bu seviyedeki bir Hakem için yanlış tercihtir. Bayram Öztürk iyi bir Yardımcı Hakem olacak, ancak Mecidiyeköy Tayfun-Muradiye maçı için yanlış bir tercihtir. Kaldı ki bu isimlerini saydığım Hakemlerin henüz Süper Amatör Ligdeki ilk maçları. Remzi Ümit Davuloğlu, o da iyi bir Yardımcı Hakem, ancak Hakem değil. Batıköy-Kadırga maçında sorun varsa düşünmek lazım. Yalçın Taşkınfırat, Haliç-Çıksalın maçı ile ilk defa SAL maçı yönetti. Ancak bizim arkadaşlar “iyi maç yönetti” dediler.  Yine de riskli bir atama sayılır.

Şimdi iyi maçlar verdiğiniz Hakemler, gelecek sezon bu maçları göremezlerse beğenmezler. Maç seçmeye başlarlar ve Hakemlikleri geri gider. Bu yüzden bilhassa yeni Hakemleri önce daha alt liglerde iyice tecrübe sahibi yapmak sonra yeterli görülürse Süper Amatör Lig maçlarına vermek daha doğru ile uygulama olur. Ayrıca Süper Amatör Lig deney ligi değildir. Aynı 1. Amatör ligin olmadığı gibi. Çok ciddi bütçelerle yola çıkan Kulüpler canları yandığında sitem etmeye başlarlarsa, “ben Hakem kazanacağım” diyemezsiniz. Mümkün mertebe en iyi Hakemleri bu maçlara vermek gerekir, yanlarına da iyi Yardımcı Hakemleri... Siz şimdi 26 bin lisanlı bir Hakemin yanına tecrübeli bir Bölgesel Yardımcı Hakemi veremeyeceğinize göre, tecrübesi az bir trio meydana gelmiş oluyor. Bir de bazı müstesna maçlar var. Halide Edip Adıvar-Leventspor maçı gibi. Bu maça kimi verirseniz sorun olur, maç Hakemin üzerine yıkılır. Böylesine zorluk derecesi yüksek, saha içi ve saha dışında zor geçeceği günler öncesinden belli olan maçlara kesinlikle Süper Lig triosu verilmelidir. Bu hafta da zor maçlar var, yarınki etapta bakalım hangi Hakemler var. Bir de şunu değinmek istiyorum, Futbol İl Temsilciliği size maçlarda yıldızlama gönderse de siz kendi istihbaratınızı da yapın. Bir takım sonuncu, diğer 2. ise o maç kolay maç değildir. Aksine en zor maçlar, en kolay maçlardır.

Sonuç olarak, ben eleştirsem de İl Hakemlerine verdiği destekten dolayı İstanbul İl Hakem Kurulu Üyesi Sayın Yaşar Filiz’i bu konuda destekliyorum.

YAZI: BURAK KURTULUŞ

1 yorum:

bloodgru dedi ki...

Merhaba;

24000 lisanslı hakemlere 6 yıllık hakem derken 26000 lisanslı hakemelere başlama tarihleri arasında sadece 1 yıl varken 2 yıllık hakem demek bence bu yazıdaki yanlış bir bilgi....

Avcılarspor ikinci yarıda kazandı

İstanbul Süper Amatör Lig 5.Grup'ta Avcılarspor sahasında Kavacıkspor'u 2-1 mağlup etti.